Ünlü Dolandırıcılar Türk

Türkiye’de yıllar boyunca ünlü dolandırıcılar var olmuştur ve çeşitli yöntemler kullanarak insanları dolandırmışlardır. Bu makalede, Türkiye’nin en ünlü dolandırıcıları ve kullandıkları yöntemler hakkında bilgi edineceksiniz.

İstanbul’un en ünlü dolandırıcısı Hızlı Ali, polis tarafından yakalanmadan önce usulsüz bir şekilde zenginleşti. Adana’da yaşayan Sabri, binlerce vatandaşı dolandırdıktan sonra yakalandı. İzmirli dolandırıcı Tel Sahteçi, Fenerbahçe taraftarlarını dolandırdı. Osmanlı döneminde halkı dolandıran en meşhur kişilerden biri Cingöz Recai’dir. 1940’larda İstanbul’da çöp adamı kılığına girerek vatandaşları dolandıran Bayram Çöpçüsü ise sonunda yakalandı.

İstanbul’da Geveze Sinan adlı dolandırıcı, insanları manipüle ederek işlediği suçlardan kazandığı paralarla hayatını sürdürdü. Almanya’da yaşayan Metin Kaplan hava yolunda şirket kuran dolandırıcılardan biridir. Güneş Enerjisi sektöründe yaptığı dolandırıcılıklarla tanınan Serdar Öztürk, e-ticaret dolandırıcısı Nevzat Aydın, Kurucusu olduğu Gen Marcos Vakfı’nı kullanan Bülent Kayabaş ve iş adamı kisvesiyle iş yapan dolandırıcı Batuhan K’nın uyguladığı yöntemler, Türkiye’nin ünlü dolandırıcıları arasında yer almaktadır.

Son olarak, Adil Kullanım Kotası Dolandırıcıları; internet servis sağlayıcıları tarafından uygulanan Adil Kullanım Kotası’nı bahane olarak kullanarak vatandaşları dolandıran kişilerdir. Türkiye’nin ünlü dolandırıcıları ve yöntemleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için bu makaleyi okumaya devam edin.

Hızlı Ali

Hızlı Ali, İstanbul’un en ünlü dolandırıcıları arasında yer alan bir isimdir. Usulsüz yollarla servetine servet katan Ali, polis tarafından yakalanmış ve 20 yıllık hapis cezasına çarptırılmıştır. Hızlı Ali’nin en ünlü dolandırıcılık yöntemi, insanları “para kazanma” vaadiyle kandırmaktı. Bunun için sahte iş ilanları ve yatırım planları hazırlayarak insanların güvenini kazandı. Daha sonra ise, aldığı paralarla kayboluyordu. Hızlı Ali hikayesi, Türkiye’de dolandırıcılık olaylarının nasıl gerçekleştiğini göstermesi açısından oldukça önemlidir.

Sabri’nin Hikayesi

Sabri, dolandırıcılık dünyasında oldukça ünlü bir isimdi. Adana’da ikamet ediyordu ve burada binlerce vatandaşı dolandırdı. Sabri’nin dolandırıcılık yöntemleri oldukça üst düzeydi. İnsanları kandırmak için çeşitli hikayeler uydurur ve onların duygularını sömürürdü.

  • Bazılarını iş bulma vaadiyle dolandırırdı.
  • Bazılarına da hastalıklarını iyileştirebileceğini iddia ederdi.

Ne yazık ki, birçok insan dolandırılmıştı ve Sabri bu işi oldukça uzun bir süre boyunca sürdürmüştü. Ancak sonunda polis Sabri’yi yakaladı ve hapishaneye gönderdi. Sabri, ülkemizin en ünlü dolandırıcılarından biri olarak tarihe geçti.

Tel Sahteçi

Tel Sahteçi, İzmirli bir dolandırıcıdır. Fenerbahçe taraftarlarının üyelik kartlarını kullanarak dolandırıcılık yapmıştır. Taraftarlar, kartlarını kendisine vererek maç bileti ya da forma gibi hediyelerle karşılığını almışlardır. Ancak Tel Sahteçi, taraftarların kart bilgilerini kaydederek daha sonra sahte alışverişler yapmıştır. Bu suçlar nedeniyle 2017 yılında yakalanmış ve cezaevine gönderilmiştir.

Bu tür dolandırıcılık olaylarının, internet ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte artış gösterdiği bilinmektedir. Dolandırıcılara karşı dikkatli olmak ve kişisel bilgileri korumak son derece önemlidir. İnternet üzerinden yapılan alışverişlerde güvenilir sitelerin tercih edilmesi, kart bilgilerinin güvenliğini sağlamak adına gerekli önlemlerin alınması gereklidir.

Cingöz Recai

Cingöz Recai Osmanlı döneminde halkı dolandıran en meşhur kişilerden biridir. Kendisi, insanları iskambil oyunu ve kumardaki hileleriyle kandırarak paralarını almaktaydı. Cingöz Recai’nin dolandırıcılık yöntemleri o kadar meşhur olmuştur ki, daha sonra filmlerde ve dizilerde yer almıştır. Cingöz Recai’nin başarısının sırrı, insanları kandırarak değil, onları ikna ederek dolandırmasıydı. Bilgisiyle insanlara güven verir ve yenilenebilir enerji kaynaklarından bahsederek yatırım yapmalarını sağlardı. Cingöz Recai, Osmanlı dönemi boyunca dolandırıcılıkta bir numaralı isim olarak anılmıştır.

Bayram Çöpçüsü

Bayram Çöpçüsü, İstanbul’daki 1940’larda meydana gelen bir dolandırıcılık olayının ana karakteriydi. Kendisini çöp adamı kılığına sokarak sokaklarda dolaşan Bayram, birkaç kişiyle işbirliği yaparak para topluyordu. Vatandaşlara “fakir çocuklarına yardım etmek” için bağış toplama hikayesiyle yaklaşan Bayram, halktan topladığı bağışların bir çoğunu kendi ceplerine indiriyordu.

Bayram’ın dolandırıcılık olayı sonunda polis tarafından yakalandı. Halkın öfkesi üzerine Bayram, halka geri ödeme yapmak zorunda kaldı ve hapse gönderildi.

Bu dolandırıcılık olayı dönemin en ünlü dolandırıcılık olaylarından biri olmuştu ve halkın dikkatini çekmişti. Bu olayın ardından halk, dolandırıcılara karşı daha dikkatli olmaya başlamıştı.

Geveze Sinan

Geveze Sinan, İstanbul’un meşhur dolandırıcılarındandır. İnsanları sıradan sohbetlerle manipüle ederek, onlardan para almayı başarmaktaydı. Kendine göre bir ağırlığı olan Geveze Sinan, bu yöntemle yıllarca para kazanarak hayatını sürdürdü. İnsanların güvenini kazanmak için nadiren sözünde duran Geveze Sinan, zaman zaman yakalanmasına rağmen sürekli olarak salıverilmekteydi. Ancak sonunda yakalanarak hapis cezasına çarptırılmıştır.

Metin Kaplan

Metin Kaplan, 1952 yılında Türkiye’de doğdu ve 80’li yıllarda Almanya’ya taşındı. Almanya’da Aero Lloyd havayolu şirketini kuran Kaplan, şirketi iflas ettirdikten sonra Türkiye’ye dönmeden önce birçok dolandırıcılık olayına karıştığı biliniyor. En dikkat çekici olayı ise Türk Hava Yolları’na ait bir uçağı kaçırarak Almanya’ya kaçmasıdır. Kendisini “Koruyucu Melek” olarak tanımlayan ve Türkiye’de aranan Kaplan, Almanya’da dolandırıcılık suçundan 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Yakalanması ise Interpol’ün çalışmaları sonucu gerçekleşti.

Metin Kaplan, birçok kişinin hayatını karartırken aynı zamanda Türkiye’de ve Almanya’da tarihindeki en ünlü dolandırıcılar arasında yerini aldı. Aero Lloyd sonrası yaşadıkları ve dolandırıcılığına devam edip etmediği hakkında ise pek bilgi bulunmuyor.

Serdar Öztürk

Serdar Öztürk, güneş enerjisi sektöründe yaptığı dolandırıcılıklarla adını duyurmuş bir kişidir. Kendisini bu alanda uzman olarak tanıtmış ve yatırım yapmak isteyen kişilere yüksek getiriler sağlayacağı vaadiyle yaklaşmıştır. Ancak yatırımcıların paralarını alıp ortadan kaybolmuştur. Yapılan incelemelerde, Serdar Öztürk’ün firmanın gerçek adresi olmayan bir ofis kiralayarak ve kendi adının yerine başkalarının adını kullanarak dolandırıcılık yaptığı ortaya çıkmıştır.

Güneş enerjisi sektöründe yaşanan bu dolandırıcılıklar, yatırımcıları ciddi maddi kayıplara uğratabilir. Bu nedenle, yatırım yapmadan önce firmaların geçmişini ve güvenilirliğini araştırmak çok önemlidir. Birçok dolandırıcının sermaye piyasalarında faaliyet gösterdiği düşünülürse, vatandaşların yatırım yaparken dikkatli olması gerekmektedir.

Nevzat Aydın

Nevzat Aydın, Türkiye’nin en bilinen e-ticaret dolandırıcılarından biridir. Kendi adını taşıyan bir e-ticaret sitesi kurmuş ve çeşitli işletmelerle sözleşme imzalamıştır. Ancak, sözleşmeleri yerine getirmemiş ve müşterilerden aldığı paraları İngiltere’ye transfer etmiştir.

Bu suç faaliyetleri sonucunda, Aydın kaçmayı denemiş ancak yakalanmış ve yargılanmıştır. Mahkeme tarafından hapis cezasına çarptırılmıştır. Bu olay, Türkiye’deki e-ticaret sektöründe büyük bir yıkıma neden olmuş ve insanların internetten alışveriş yapmalarına olan güvenlerini sarsmıştır.

Aydın’ın yöntemleri, birçok kişinin hayatını ve işlerini mahvetmiştir. İnsanlar, internet üzerinden alışveriş yaparken her zaman dikkatli olmalı ve güvenilir siteleri tercih etmelidir. Bu tür dolandırıcıların varlığına karşı tedbirli ve dikkatli olmak gerekmektedir.

Bülent Kayabaş

Bülent Kayabaş, Türkiye’nin gördüğü birçok dolandırıcı gibi, insanların hayatındaki en önemli konulara dokunarak dolandırmayı beceren biri olarak tanımlanabilir. Kendisi, bir vakıf olan Gen Marcos Vakfı adı altında hayırseverlik faaliyetleri yürüttüğünü iddia ederek, vatandaşları dolandırmıştır. Ancak, sonunda yaptıkları ortaya çıktı ve yakalandı. Çok sayıda kişiye büyük zararlar vermiştir. Kayabaş’ın dolandırıcılığı halkın tepkisine neden oldu ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.

Batuhan K.’nın Yöntemleri

Batuhan K., sahte bir işadamı kimliğiyle iş yapan dolandırıcılardan biridir. İş dünyasında etkin olduğunu belirten Batuhan K., devasa bir şirketi olduğunu iddia ederek vatandaşları kandırmaktadır.

Bu dolandırıcının kullandığı başlıca yöntemlerden biri, yüksek getirili yatırım fırsatları sunmasıdır. İnsanların para kazanma arzusunu kullanarak, Batuhan K. kendisine para yatırmalarını sağlayarak, daha sonra gözden kaybolmaktadır.

Bir diğer yöntemi ise, sözleşme imzalatarak, insanların parasını almaktır. Batuhan K., sözleşmenin şartlarını yeterince açıklamadığından, insanlar bu sözleşmeyle para kaybına uğramaktadır.

En yaygın olarak kullandığı bir diğer dolandırıcılık yöntemi ise, insanların güvenini kazanmaktır. Batuhan K., insanlara yakınlık göstermek, sorunlarını çözmeye yardım etmek gibi bir takım hizmetler sunarak, kurbanlarının güvenini kazanır. Bu sayede, daha fazla para kazanmak için hedeflerine daha rahat bir şekilde ulaşır.

Batuhan K.’nın kullandığı dolandırıcılık yöntemlerinden uzak durmak her zaman önemlidir. Kendisine para yatırmadan önce iyi araştırma yapmak, sözleşmeleri tam olarak anlamak ve en önemlisi, bir yatırım kararı almadan önce mutlaka profesyonel bir danışmanla konuşmak gerekir.

Ali Ağaoğlu

Ali Ağaoğlu, Türkiye’nin en zengin iş adamlarından biri olarak bilinir ancak sahip olduğu servetin büyük bir kısmı, emlak sektöründe yaptığı dolandırıcılıklardan elde ettiği gelirlerle oluşmuştur. Ağaoğlu, inşaat projelerinde metrekare fiyatlarını şişirerek, müşterileri yanıltmış ve kandırmıştır.

2008 yılında, İstanbul’da yapılması planlanan Trump Towers projesinde, projenin gerçek maliyetinin üstünde fiyatlar talep ederek, müşterilerin büyük zarar etmesine neden olmuştur. Benzer bir şekilde, Pendik’te yine bir konut projesinde, işlerin yarım kalması sonucu müşteriler mağdur olmuştur.

Ağaoğlu’nun dolandırıcılıkları hakkında sayısız dava açılmış ve pek çoğunda mahkumiyet kararı çıkmıştır. Ancak, servetinin gücü sayesinde cezaevine girmemiştir. Halk arasında “Ali Agopara” olarak bilinen iş adamı, yıllardır emlak sektöründe yaptığı dolandırıcılıklarla adını duyurmuş ve ünü sadece Türkiye ile sınırlı kalmamıştır.

Adil Kullanım Kotası Dolandırıcıları

İnternet servis sağlayıcıları tarafından uygulanan Adil Kullanım Kotası’nı bir bahane olarak kullanarak vatandaşları dolandıran dolandırıcılar son dönemlerde artmış durumda. Dolandırıcılar, kullanıcıların daha fazla internet kullanımı nedeniyle aşan kota limitleri için arayıp, kota limitini yükseltmeleri gerektiğini söyleyerek mağduriyet yaratıyorlar. Bu telefon görüşmeleri sırasında dolandırıcılardan bazıları, kullanıcılardan kredi kartı bilgileri ve kişisel bilgiler gibi hassas bilgileri almalarını istiyor. Bu tür dolandırıcılıklardan korunmak için herhangi bir telefon görüşmesi veya e-posta yoluyla geldiğinde, her zaman doğrulama yapmadan önce internet servis sağlayıcınızla iletişime geçin.

Ayrıca, internet servis sağlayıcınızın size herhangi bir kota sınırını aşarsanız daha fazla ücret ödeyip ödemeyeceğinizi bildirmesi gerektiğini unutmayın. Bu nedenle, sizinle iletişime geçen kişinin gerçek bir temsilci olduğundan emin olmak için doğrulama yapmak önemlidir. Hatta siz arayıp yaşamış olduğunuz problemi anlatarak kota yükseltme işlemlerinizi kendiniz yapabilirsiniz.

Adil Kullanım Kotası dolandırıcılığından kurtulmak için en önemli adım müşteri bilincidir. Her zaman internet servis sağlayıcınızın web sitesindeki bilgilere ve müşteri hizmetlerine göz atmayı ihmal etmeden önce gelen tüm bilgilendirme metinlerinin kaynağını da doğrulayın. Kendinizi bu tür dolandırıcılıklara karşı korumanız konusunda farkındalık oluşturmak ve daima dikkatli olmak hayati öneme sahiptir.

Yorum yapın