Telefon teknolojisi hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Ancak, ilk telefonun icadı, 1876 yılına kadar uzanan bir tarihe sahip. Alexander Graham Bell tarafından icat edilen Bell Telefonu, dünya üzerindeki ilk telefon olarak bilinir. Bu telefon, telli bir tuş takımına sahipti ve aramaların yapılabilmesini sağlıyordu.
Ancak, Bell Telefonu’ndan önce Johann Philipp Reis tarafından geliştirilen bir telefon vardı. Bu telefonda, telli bağlantı nedeniyle geçerli bir patent alınamadı. Daha sonra Antonio Meucci ve Siemens gibi isimler de telefon teknolojisi üzerinde çalıştı ve başarılı buluşlar elde etti.
Telefon teknolojisi, tarih boyunca birçok yenilikle karşılaştı. Elektromanyetik Telefon, Basit Telefon, Karaborsa Telefonu, Telefonsuz Telefon ve Radyo Telefonu gibi icatlar, telefon teknolojisinin gelişiminde önemli bir yere sahip oldu.
Bell Telefonu
Bell Telefonu, telefon teknolojisi tarihinde önemli bir yere sahiptir zira bu telefon Alexander Graham Bell tarafından icat edilmiştir ve ilk telefon olarak kabul edilmektedir. İlk kez 1876 yılında ABD’de kullanılan Bell Telefonu, basit bir tasarıma sahiptir ve ahşap bir kutunun içinde yer alan bir zil, bir akım alıcısı ve bir iletişim diyaframına sahiptir. Bell Telefonu, seslerin değişen havadaki titreşimlerle oluştuğunu keşfeden Bell tarafından geliştirildi. Araştırmaları sonucunda, Bell ‘bilgi’ olarak tanımladığı seslerin, bir telli bir cihazla diğer taraftaki bir telli cihaza gönderilerek aktarılabilmesi fikrini keşfetti. Bell Telefonu, insanlığın iletişim teknolojisi tarihinde sınırları zorlayan bir inovasyon olarak değerlendirilmektedir.
Johann Philipp Reis’in Telefonu
Johann Philipp Reis tarafından geliştirilen telefon, Bell Telefonu’ndan önce icat edilmiştir. Reis’in telefonu, bir dizi telli metal diyafram kullanarak iletim sağladı. Bell Telefonu’ndan farklı olarak, Reis’in telefonu sadece yalnızca dahili bir tel ve dinleme cihazı içermekteydi. Telefon, metal diyaframı titreşime dönüştüren ve bu titreşimleri hoparlörün iletmesiyle ses sinyallerini ileten bir yöntemle çalışmaktaydı. Reis’in telefonu, Bell’in telefonundan daha gelişmiş olsa da, o dönemde bulunduğu yerde yeterli tanıtımı alamadı ve Bell, telefon teknolojisinde liderlik rolünü üstlendi.
Elektromanyetik Telefon
Johann Philipp Reis tarafından icat edilen Elektromanyetik Telefon, Bell Telefonu’ndan önce geliştirilmiştir. Telefon, bir diyafram, manyetik bir iğne ve bir tel bobinden oluşur. Reis, konuşma sinyallerini taşımak için bir tel bobini kullanarak manyetik alan değişimlerini oluşturur. Bu, bir diyaframa takılı iğneden geçen ve bir boruya bağlı bir mikrofon tarafından alınan konuşma sesinin oluşturduğu titreşimleri üretir. Sonuç olarak, ses sinyali kablosuz olarak diğer Elektromanyetik Telefonlara aktarılabilir.
Bu telefonun dezavantajı, Almanya’da tek bir cihazın yalnızca birkaç kilometre mesafeye kadar çalışabilmesidir. Bu nedenle Elektromanyetik Telefonlar, bugün hala kullanılmamaktadır.
Elektromanyetik Telefon Özellikleri |
---|
Tel bobinlerinden manyetik alan değişimleri kullanılarak çalışır |
Kablosuz olarak ses sinyali aktarabilir |
Almanya’da yalnızca birkaç kilometre mesafeye kadar çalışabilir |
Basit Telefon
Basit Telefon, Elektromanyetik Telefon’un daha kolay yapılabilen ve daha ucuz bir versiyonudur. Basit yapıdadır ve sadece iki tel kullanılarak çalışır. İki kutu içerisine konulan iki telli Basit Telefon, telden aldığı sinyalleri diğer kutuya aktararak ses iletimi sağlar. Basit Telefon, bellibirim mesafeler için idealdir ve özellikle daha önce telefon hattı olmayan yerlerde kullanılmıştır. Üretilmesi daha kolay olduğu için daha fazla sayıda insanın telefon sahibi olmasını sağlamıştır. Basit Telefon, zaman içinde daha gelişmiş teknolojilere evrilse de, telefon teknolojisinin erken dönemlerinde önemli bir yere sahip olmuştur.
Karaborsa Telefonu
Karaborsa telefonu, Elektromanyetik Telefon’un patentinin alınamaması nedeniyle üretilen ve karaborsa yoluyla satılan bir telefondur. Bu telefonların arama ve kabul etme özellikleri oldukça sınırlıydı ve ses kalitesi de kısıtlıydı. Karaborsa telefonları genellikle organize suç örgütleri tarafından kullanılmıştır. Bu yasadışı ticaret, telefon patenti aldıktan kısa bir süre sonra sektöre girmek isteyen birçok yerel şirket tarafından gerçekleştirilmiştir. Ancak, hukuki düzenlemeler zaman içinde yapıldı ve karaborsa telefonları yavaş yavaş azalmaya başladı.
Meucci’nin Telefonu
Antonio Meucci tarafından geliştirilen Meucci’nin Telefonu, Bell Telefonu’na benzer bir tasarıma sahipti ve kendisinin de bir telefonu olduğunu iddia etmiştir. Ancak Meucci, maddi imkansızlık nedeniyle patent alamadığı için keşfinin tanınmamasıyla karşı karşıya kaldı. Meucci’nin Telefonu, Bell Telefonu’na birçok açıdan benzer olmasına rağmen, Bell’in tasarımı daha basit ve pratiktir. Meucci’nin Telefonu’nun bir özelliği, kullanıcının farklı frekanslarda konuşabilmesini sağlayan birden fazla kanal seçeneğine sahip olmasıdır. Ancak, Meucci’nin Telefonu’nun keşfi sırasında patent işlemlerini tamamlayacak maddi kaynağı bulamaması, Bell’in keşfine yetkinliği ile öncülük etmesine neden oldu.
Siemens ve Halske’nin Telefonsuz Telefonu
19. yüzyılda Siemens ve Halske tarafından icat edilen Telefonsuz Telefon, kablosuz bir iletişim aracı olarak kullanılmaktadır. Bu telefon, antenler vasıtasıyla elektromanyetik dalgaları kullanır ve bu sayede kablolu bir bağlantıya ihtiyaç duymaz. İlk olarak kısa mesafelerde kullanılmış olsa da zaman içinde vericilerin ve alıcıların geliştirilmesiyle menzili artmıştır. Bu telefon, sensörlü bir şekilde çalışarak kullanıcının kulağına yaklaştığında çalmayı bırakır. Ayrıca, radyo telefonu ile benzerlik gösteren Telefonsuz Telefon, taşınabilirliği nedeniyle askeri ve endüstriyel kullanımda da tercih edilmiştir.
Sensörlü Telefon
Sensörlü Telefon, kablosuz telefon teknolojisi ile çığır açan Siemens ve Halske firmasının geliştirdiği bir telefon modelidir. Bu telefon, herhangi bir tuş takımı olmadan, sadece sensörler sayesinde çalışır. Sensörler, kullanıcının telefonu kulağına götürdüğünde veya telefonu başka bir cihaza yaklaştırdığında otomatik olarak tepki verir. Sensörlü Telefon’un bir diğer özelliği, ekran kapatıldığında telefonun hala aktif olmasıdır. Böylece kullanıcı telefonu kulağına götürdüğünde telefon otomatik olarak açılır ve kullanıma hazır hale gelir. Bu telefon, telefon kullanımını daha da kolaylaştırmış ve kablosuz telefon teknolojisi için bir kilometre taşı olmuştur.
Radyo Telefonu
Radyo Telefonu, kablosuz bir iletişim yöntemi olarak karşımıza çıkıyor. Telefon teknolojisi gelişirken kablosuz haberleşme yöntemleri de araştırılmaya başlandı. Günümüzdeki cep telefonları bile kablosuz ağları kullanıyor. Radyo sinyallerini kullanarak çalışan Radyo Telefonu, bu alanda önemli bir yere sahip. İlk olarak 70’li yıllarda kullanılmaya başlandı. Radyo sinyalleri ile telefon görüşmesi yapılabilmesi için tıpkı bugünkü radyo cihazlarında olduğu gibi antenler kullanılıyordu. Ancak, Radyo Telefonu konuşurken arka arkaya gelen şerit gibi seslerden dolayı kullanımı sınırlı kalmıştır.
- Radyo sinyallerini kullanarak çalışır
- Kablosuz bir iletişim yöntemidir
- Antenler kullanılır
- 70’li yıllarda kullanılmaya başlanmıştır
- Kullanımda bazı sınırlamalar bulunmaktadır